ADANA'NIN KURTULUŞ MÜCADELESİ
ADANA'NIN KURTULUŞ MÜCADELESİ içeriğini okuyabilir, Gaziantep.com Sizin Adana kategorisinde yer alan ADANA'NIN KURTULUŞ MÜCADELESİ yazısını değerlendirebilir ve yorum yazabilirsiniz.

"Bana milletin kurtuluş yolunda ilk girişim duygusunun bu topraklardan gelmiş olması sebebiyle hemşerisi olmakla övündüğüm bu toprakları kutlarım" (Mustafa Kemal Atatürk)
Adanalıların işgal süresince uğradıkları en büyük işkence zulüm ve toplu katliam olayına tarih yazarları, Adana'nın "KARA GÜNÜ" olarak tespit etmişlerdi. Bu acı ve hüzün dolu tarihi olayı nefretle anıyor yapanları ve onlara bu konuda destek veren Fransız Milletini de kınıyoruz.İŞGALİ MÜTEAKİP FRANSIZLAR TARAFINDAN UYGULANAN ERMENİ POLİTİKASI VE FAALİYETLERİ
Ermeniler, yaratılış itibariyle ancak güçlü olanın yanında yer almışlardır. Örneğin, Türklerin Anadolu'ya gelmesiyle, Bizans'a karşı Türklerin yanında yer almışlardır. Çünkü, Türkler o sırada güçlüydüler ve bu asırlarca böyle devam etmişti. Mondros Mütarekesi'nden sonra ise, Türkler zayıf duruma düşmüş bulunuyordu. Türk yurdu ucundan kıyısından istila edilmişti. Böylelikle güç başkasının eline geçmiş gibi görünmekteydi. Öyle ise, güçlü olanın yanında yer almaları tabiatları gereği idi. Ayrıca bir başka husus da; İtilaf Devletleri, Kafkasya'dan Kilikya'ya kadar uzanacak "Büyük Ermenistan" fikrinden vazgeçmeyeceklerini ve böyle bir politikayı da Türklere kabul ettirebilecek güce sahip olduklarını tahmin ediyorlardı. Diğer taraftan, Fransa'nın Çukurova politikası başlıca iki doğrultuda kendini gösteriyordu; Ermenilere askeri harekette yer verilmesi ve Çukurova'nın idari yönden Ermenileştirilmesi. Ayrıca Ermenilerin Kilikya'daki isteklerini destekleyen Fransa, Adana ve İskenderun bölgeleri üzerinde Ermenilerin tarihi rolleri bulunduğunun kabul edilmesine taraftardı. Fransızlar, Ermeni isteklerini desteklemekle beraber, bu verimli topraklardan ayrılmayı da istemiyorlardı. Böylece o zamanlar Fransa Başkanı Briand da bu hususta şunları söylemiştir; “Adana bölgesi ve Mersin limanıyla İskenderun, doğal ve mükemmel bir körfez teşkil eder. Buna karşılık stratejik savunmayı sağlayacak dağlar, körfezden bir hayli uzaktır. İşte bu sebepledir ki, askeri tesir sahamızın sınırlarını, Ermenilerin rıza ve istekleri üzerine, daha ötelere götürmek istedik.”TESPİT EDİLEN ERMENİ POLİTİKASI NASIL BİR UYGULAMA İLE GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİ
İşgali müteakip Ermeniler, bazı cemiyetler kuruyor ve bu cemiyetler vasıtası ile faaliyete geçiyorlardı. Bu cemiyetlerden biri Gençlik Dernekleri idi. Çukurova´ya gelen Ermenileri müstahsil duruma getirmek, Türkleri Fransız makamlarına jurnallemek ve gençlerini siyasi cemiyetlerle yetiştirmek yönünden gayret sarf ediyorlardı. Sık sık gösteriler düzenliyorlar ve her fırsattan yararlanarak, hülyasını güttükleri Ermenistan krallığının bayrağını çekiyorlardı. Ermeniler bu fırsattan azami derecede istifade etmek ve Fransızların gözüne girebilmek için Türklere karşı tecavüzlere başlayarak, ikinci bir cemiyet olarak da Ermeni İntikam Alayı'nı kurdular. Bu konuda yazar Ali Sarp: “Adana'da teşkil edilen Ermeni İntikam Alayı alenen zulüm ve itisaf bayrağını açmış idi. Fakat bu alay kimden intikam alacaktı? Ordu terhis edilmiş, Adana vilayeti kontrol altına alınmış idi. Fransızlarca bu ünvan altında bir alay teşkiline nasıl muvafakat ediyorlardı. Bu intikam alayına ne lüzum vardı. Fakat onların hedefi yalnız Türk Hükümeti, Türk hakimiyeti değildi. Bizzat Türk Hayatına kast idi ve bilhassa onu yaşatmamak, onu boğmak öldürmek idi” demektedir. Nitekim Ermeni intikam hareketleri Şubat 1919' da korkunç bir artış göstermiştir. Fransızlar bile buna tahammül edememişler ve Ermeni Gönülleri'nden bir taburu dağıtarak, 1 Mart 1919'da Port Said'e göndermişlerdi. Ermenilerin vahşiyane hareketleri oldukça hızlı bir şekilde devam etmişti.Adana'nın Kara Günü (10 Temmuz 1336/1920)

SONUÇ OLARAK:
Türk köylüsünün göçü sadece Ege ve Marmara ile sınırlı kalmadı. Adana'da "kaçkaç" yapıldı. Yunanlıların ilerlemesinden yararlanan Fransızlar Adana'da Ermenilerle birlikte baskılarını artırdılar. Ardından Türkler Toroslar'ın eteklerine çıkarak kenti terk etmeye başladılar. Günlerce süren göç karşısında on binlerce kişi kenti terk etti. Göç edenlerin sayısı 40.000'i buldu. Toroslar'ın etekleri aç susuz binlerce Adanalı ile doldu. Ve kaçkaç yapılırken yüzlerce Türk katliama uğradı. Kimi çadırlardan ağıtlar yükseliyor, kimisinden de sessiz sessiz hıçkırıklar çıkıyordu. Feryatlar figanlar mahşeri kalabalığın uğultusu gibiydi.Alman Genaral Liman Von Sanders ve Mustafa Kemal Paşa Adana'da Devir teslim törenin'de
31 Ekim 1918 tarihinde Adana'da Yıldırım Orduları Gurubu Komutanlığının devir teslim töreninde alman generali Liman Von Sanders'in "Bizim için artık yapacak bir şey kalmadı, yenildik. " ifadesine, kükreyen bir ses tonu ve edası ile Mustafa Kemal Paşa: "Müttefiklerimiz için her şey bitmiş olabilir, bizim için savaş, ulusal kurtuluş savaşımız şimdi başlıyor" diye cevap verdi.
27 Mayıs 1920 tarihinde 44 Gülekli Kahramanların esir ettiği Fransız Mesnil Taburu

ADANA'NIN KURTULUŞ MÜCADELESİ içeriği, 05 Ocak 2019 tarihinde BiAdana.Com sitesinin Keşfet bölümüne eklenmiştir.
DEĞERLENDİRME 3.0