Eski ve yeni arasındaki bağı müzik ile kuruyor

Gaziantep'te yaşayan Mehmet Özcan, 10 yıl önce biriktirmeye başladığı plak, gramofon, fonograf, pikap ve radyoları "Gramofhan" adını verdiği mekanda sergileyerek eskiyle yeni arasında bağ kuruyor.

Duvarları Yeşilçam film afişleriyle süslenen, 1800, 1900'lü yıllardan kalma gramofonlar ve fonograflarla geçmişte yolculuğa çıkaran mekanı gezen vatandaşlar, satışa sunulan plaklardan da alabiliyor. GENÇLERİN UĞRAK YERİ Geçmişe özlem duyan vatandaşlar veya eskiyi öğrenmek isteyen gençlerin uğrak yeri haline gelen mekanın sahibi Mehmet Özcan, insanların kaybettiği duygularını hatırlamaları ve kuşaklar arasındaki bağı güçlendirmek amacıyla böyle bir yer oluşturduğunu söyledi. "GÖRÜLMEYECEK ESERLER BURADA MEVCUT" Yaklaşık 10 yıldır plak, gramofon, fonograf, pikap ve radyo biriktirdiğini anlatan Mehmet Özcan, "Bu bende tutku haline geldi. Eserler çoğalmaya başlayınca bunları insanlarla da paylaşma kararı aldım. Taş plaktan, 45'liklere 20 bin plak var. Toplamda 30 binin üzerinde eser mevcut. Türkiye'de görülemeyecek eserler burada mevcut" dedi. "İNSANLARI GEÇMİŞE GÖTÜRMEK İSTEDİM" Mehmet Özacan, "Son zamanlarda görüyorum ki insanlar birbirinden uzaklaşmış. Eşler bile birbirinden uzaklaşıyor. Çarşıda, pazarda, trafikte karşılaştığımız insanlar tartışmaya, kavgaya hazır vaziyette. Eskiden insanlar sevecen, cana yakın iyi niyetliydi. Ben bu mekanı tasarlayarak insanları geçmişe götürmek, bizi yeniden aslımıza döndürmek istedim. İnşallah burada küçük de olsa bir kıvılcım başlatmak istiyoruz. Belediyeler başta olmak üzere iş birliğini artırırsak burada sanat ekinlikleri de yapmayı amaçlıyorum." diye konuştu. "PLAKLAR GERİ DÖNÜYOR" Mehmet Özcan, Gramofhan'a gelen gençlerin plak ve pikap almak istediklerini dile getirerek, "Son zamanlarda bu ihtiyaçtan dolayı haftada 3-4 plak üretiliyor. Bunlar arz talep meselesi. Buraya doğru bir eğilim olduğundan dolayı insanlar yeniden plak üretmeye başladı. Burayı kurarken kuşaklar arası etkileşim ve sosyal bir paylaşım olsun istedim. 18 yaşında bir genç buraya geldiğinde 50-60 yaşındaki birisiyle sohbet edebilsin, bir şey paylaşabilsin. Plaklardaki analog ses duygu eksikliğini tamamlıyor. Plak dinlerken ağlayan insanlar oluyor. İnsanların yeniden bu duygu yoğunluğunu yaşamasını istiyorum." şeklinde konuştu.