Çukurova'nın bereketli, yeşilliği ve tabiat güzelliği gibi halk şairleri de boldur. Çukurova'nın ünlü Halk ozanlarının ve aşıklarının başında Karacaoğlan ile Dadaloğlu gelir.
Bunların yanısıra ünü çevresini aşmayan veya aşma olanağını bulmayan sayısız halk ozanı vardır. Halkın duygu ve düşünceleri dile getiren bu ozanların türkü ve koşmaları tazeliğini kaybetmeden dilden dile dolaşmaktadır.
Karacaoğlan Karacaoğlan 17. yüzyılın ikinci yarısında ün yapmış ve ününü yıllar boyunca sürdürmüş bir saz şairidir. Büyük bir ihtimalle Feke'nin Göğceli köyünde 1606 yılında doğduğu ve 1675'de öldüğü söylenir. Karacaoğlan'ın şiirlerinden güney Türkmenlerinin deyimlerine ve adetlerine sık sık rastlanır. Şiirlerinde bir çok Osmanlı ülkelerinden bahseden Karacaoğlan'ın Aydın, Tokat, Ankara, Konya ve Diyarbakır'ı gezdiği Mısır'a kadar gittiği ve Rumeli'yi dolaştığı anlaşılıyor.
- ÇUKUROVA BAYRAMLIĞINI GİYERKEN
Çukurova Bayramlığını giyerken Çıplaklığın üzerinden soyarken Şubat ayı kış yelini boğarken Cennet demek sona yakışır, dağlar. Ağacınız yapraklarla donanır Taşlarınız bir Birliğine inanır Her çiçek bağrınızda gönenir. Pınarınız çağlar akışır dağlar. Rüzgârın eser dallarınız atışır Kuşlarınız birbiriyle ötüşür. Ören yerler bu bayramda pek üşür Sümbül niçin yasla bakışır dağlar? Karacaoğlan size bakar sevinir Sevinirken kalbi yanar göyünür Kımıldanır hep dertler devinir Yas ile sevinci yakışır dağlar.
Dadaloğlu Dadaloğlu Toros'larda yaşayan Türkmenlerin Afşar boyundandır. Ozanın Dörtyol, Bahçe ve Erzin dolaylarında doğduğu rivayet edilir. Bahçe'liler ozanın ilçenin köylerinden Farsak köyünden olduğunu ve sülâlesinin yaşadığını ileri sürerler. Babası gibi şair olan Dadaloğlu Gâvur dağlarında yaşamış, hem göçebe hemde âşık olduğu için bütün Çukurova'yı Toros'ları ve Orta Anadolu'yu dolaşmıştır. Şairin şiirlerinde kuvvetli bir sanat ifadesi bulunur. Tarihi ve sosyal olaylara da eğilmiş, mensup olduğu aşiretin duygu ve düşüncelerini ustalıkla dile getirmiştir.
- KALKTI GÖÇ EYLEDİ AFŞAR İLLERİ
Kalktı göç eyledi Avşar illeri Ağır ağır giden iller bizimdir. Arap atlar yakın eyler ırağı Yüce dağdan aşan yollar bizimdir. Belimizde kılıcımız kırmanı Taşı deler mızrağımın temreni Hakkımızda devlet etmiş fermanı Ferman padişahın dağlar bizimdir. Dadaloğlu yarın kavga kurulur. Öter tüfek davulbazlar vurulur. Nice koçyiğitler yere serilir. Ölen ölür kalan sağlar bizimdir. Şu yalan dünyaya geldim geleli Severim kır atı bir de güzeli Değip on beşime kendim bileli Severim kır atı birde güzeli.
- Çukurova ozanlarının şiirlerinden örnekler
Hacı Sözdoğuran 1307 doğumludur. Kurtuluş savaşında süvari bölük komutanı olarak çalışmıştır. Atatürk'e candan bağlı bulunan şair onun ölümünü duyunca aşağıdaki şiiri yazmıştır. Albayrak yüceden ingine düştü Bir karanlık çöktü güneşimi aştı Ah Ulu Atamız bizden mi geçti Ankara'dan acı gün oldu bugün Vatan meyus oldu millet kan ağlar Kuşlar garip öter yaslandı dağlar Sular dalgalandı ah çeker çağlar Kalbimiz gönlümüz hun oldu bugün Varlığımız Atatürk'ün karıdır. Türk ölmüştü o can verdi piridir. Bu ışıklar gölgesinin nurudur. Gam keder üstümüze bin oldu bugün Sözdoğuran derki derdin elemim Bir od düştü alevlendi kelâmım Tarife kadir değil kalemim Gelip geçmez kara gün oldu bugün. Aşık Hakkı Dönmez
İstiklâl harbinde biz bu vatanı Başı başa ver vere kurtardık İnanmazsan git konuştur atanı Kara günler göre göre kurtardık Unuttun mu emeğini atanın Deden yokmu, senin şehit yatanın Bütün çevresine nurlu vatanın. Cesetten ağ, öre öre kurtardık Türk kadını koştu, kazma kürekle Mermi çekti kuşağında bebekle Karabarut ile dolma tüfekle Topa karşı dura dura kurtardık. Devletlerle açılmıştı aramız Dövüşmeden başka yoktu çaremiz İlaçsız, doktorsuz, kendi yaramız Gömlek yırtıp, sara sara kurtardık Pes demedik devletlerin birine Nöbet tuttuk subayından erine Top, tüfek, süngü, mermi yerine Değnek ile vura vura kurtardık Mehmetçik çarığı çekti sılada, Kaldı düşmanların başı belada, Sakarya, İnönü, Çanakkale'de Nice çenber yara yara kurtardık Girmek isteyeni sokmadık yurda Çete olduk döğüştük kıyıda kenarda Afyonda, İzmir'de Dumlupınar'da Üçer beşer kıra kıra kurtardık Bak ne dersler verdik Türke çatana Böylelikle sahip olduk Vatana Maraş, Gaziantep, Mersin, Adana Kanımızı sere sere kurtardık Yedi iklim dört köşede her yanda Kim duymadı Türk ulu cihanda Karsta, Erzurum'da Bitlis' te Van'da Yüzbin şehit vere, vere kurtardık Düşmanlar sanmıştı hasta Dövüştük koymadık vatanı pasta Ankara, Erzurum koca Sivas'ta İstişare kura, kura kurtardık Kocaman Türklerin aslı nereli Fatih, Yavuz, Alpaslan'lar sıralı Hedefimiz Akdeniz'dir ileri Domuzları süre, süre kurtardık
Aşık Abdülvahap Kocaman