Sağlık

Huzursuz Bacak Sendromu

Huzursuz Bacak Sendromu (HBS) bacaklarda rahatsızlık hissi ile ortaya çıkan ve bazen ailevi özelliği olan bir hastalık grubu olarak tanımlanıyor.

Bu sorunun görülme sıklığı ülkeden ülkeye değişirken doğudan batıya doğru artıyor. Habertürk’ten Ceyda Erenoğlu’nun haberine göre Türkiye’de yapılan çalışmalarda toplumda görülme sıklığının yüzde 3 civarında olduğu belirtiliyor. Hastalığın ortaya çıkış yaşı değişkenlik gösterebiliyor. Ailevi formlarda yakınmalar sıklıkla genç yaşlarda, hatta çocukluk çağında ortaya çıkıyor. Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji bölümünden Uzm. Dr. Figen Hanağası, huzursuz bacak sendromunun belirtilerine ve işaretlerine dikkat çekiyor.

HASTALAR YAKINMALARINI TARİF EDEMİYORLAR

Bu sorunda hastalar genellikle yakınmalarını tam tarif edememekle birlikte bacaklarda rahatsızlık, karıncalanma, germe hissi, ağrı ve uyuşmadan şikayet ediyorlar. Akşamüstü ve gece yatarken özellikle bacaklar hareketsizken ortaya çıkan bu yakınmalar, hasta kalkıp dolaştığında, bacaklarını hareket ettirdiğinde veya masaj yapıldığında hafifliyor.

UYKUSUZLUK NEDENİ

Çoğu hastanın yakınmalarının başka nedenlere bağlı olduğunu düşünmesi hastalıkla ilgili en önemli sorunlar arasında gösteriliyor. Huzursuz bacak sendromu, yıllardır uykusuzluk çeken, uykuya dalmakta sorunlu hastaların bir kısmında da görülebiliyor. Dr Figen Hanağası, yakınmaların tedavi ile tamamen geçebildiğini belirtiyor. Bacak varisleri olan hastalar yakınmalarını bununla ilişkili zannettikleri için huzursuz bacak tanısı atlanıyor ve bu kişiler yıllarca tedavisiz kalabiliyor. Bir grup hasta ise bu yakınmalarının romatizmadan kaynaklandığını düşünüp doktora başvurmuyor. Bazı çocukların bu sorun yüzünden bacaklarını sürekli oynattıkları için “hiperaktif çocuk” tanısı almaları da karşılaşılan gerçekler arasında bulunuyor. Bazen de çocukların ifade ettikleri bacak ağrıları yanlışlıkla “büyüme ağrısı” olarak değerlendiriliyor ve hastaların tedaviye başvurmaları gecikiyor.

GÜNLÜK YAŞAM OLUMSUZ ETKİLENİYOR

Bazı hastalarda yakınmaların şiddeti ve sıklığı, gece uykuya dalmakta zorlanma ve uyku kalitesinin bozulmasıyla sonuçlanıyor. Kalitesiz ve yetersiz uyku sonucunda hastaların günlük yaşamı etkilenmeye başlıyor. Oturularak yapılan uzun süreli yolculuklarda, sinema, tiyatro, konser ya da iş toplantıları gibi sosyal ortamlarda hastalar büyük sıkıntı duyuyorlar.

BU BELİRTİLERE DİKKAT!

Huzursuz bacak sendromu olan kişilerde aşağıdaki yakınmaların tümü bulunuyor: -Bacaklarda huzursuzluk hissine bağlı hareket ettirme ihtiyacı -Yakınmaların oturma ve yatma gibi istirahat durumlarında ortaya çıkması -Yakınmaların akşam saatlerinde ya da gece olması veya artması -Bacaklar hareket ettirildiğinde bu huzursuzluk hissinin bir süreliğine azalması veya kaybolması

EN SIK GÖRÜLEN NEDENLER

“Huzursuz bacak sendromu” birincil ve ikincil tip olmak üzere iki grupta ele alınıyor. Birincil tip olanlar, “ailevi olan” ve “olmayan” olarak iki gruba ayrılıyor. Bu grupta huzursuz bacak sendromuna neden olabilecek başka bir hastalık bulunmuyor. İkincil tip olanlar ise bir hastalık veya etkenler sonucunda ortaya çıkan grubu oluşturuyor. Bunların arasında; Parkinson hastalığı, böbrek hastalığı, polinöropati (sinir ucu iltihabı),demir eksikliği, vitamin ve mineral eksikliği, gebelik ve bazı romatolojik hastalıklar bulunuyor. Depresyon, psikoz ve alerji ilaçları da hastalığın çıkmasında veya şiddetinin artmasında etken olabiliyor. Ayrıca kafein, alkol ve sigaranın da huzursuz bacak sendromu bulgularını kötüleştirebileceğinin unutulmaması gerekiyor. Gebelikte huzursuz bacak sendromu ile ilgili yakınmalar ilk kez ortaya çıkabileceği gibi var olan yakınmalar gebelik öncesinde artış gösterebiliyor. Yakınmaların özellikle gebeliğin son aylarında şiddetlenebileceğinin unutulmaması gerekiyor.

HUZURSUZ BACAK SENDROMU UYKUDA DA OLUR MU?

Huzursuz bacak sendromu olan hastaların bir kısmında, gece uykudayken belli sürelerle tekrarlayan ve şiddetli durumlarda uykunun yapısını bozabilen; bacaklarda atma ve irkilme şeklinde hareketler oluyor. “Uykuda periyodik bacak hareketi bozukluğu” adı verilen bu sendrom, huzursuz bacak sendromu olan hastaların yaklaşık yüzde 80’inde görülüyor. Hastalar genellikle bu hareketlerden habersiz oldukları için sorunu belirlemede hasta yakınlarının ifadesine başvuruluyor. Hasta yakınlarından; “Gece yatakta tekme atıyor!”, “Bacağı aniden sıçrayınca irkiliyor!” şeklinde cümleler duyulması sorunun varlığına dikkat çekiyor.

HASTALIK HAYAT BOYU SÜREBİLİR

Gebelik dönemi ve bazı sekonder nedenlere bağlı olan grup dışındaki hastalarda hastalığın kendiliğinden gerileyip geçmesi nadir görülüyor. Hastalık hayat boyu, alevlenme dönemleri ile dalgalı bir seyir izleyebiliyor. Hastalar bazen yakınmalarının azaldığını hatta kaybolduğunu söyleseler de bir süre sonra hastalık bulguları tekrar ortaya çıkabiliyor. Kandaki demirin eksilmesi, stres, aşırı egzersiz, alkol, sigara ve kafein hastalığın şiddetinin artmasında ve tetiklenmesinde rol oynayan etmenler arasında yer alıyor.

TANI NASIL KONUYOR?

Hastalığın tanısı, uyku hastalıklarıyla ilgili uzman hekimlerin ayrıntılı hastalık öyküsü alması ve muayenesi sonucunda konuyor. Huzursuz bacak sendromuna yol açabilen diğer nedenleri dışlamak için ise bazı kan tahlilleri ve gerektiğinde elektrofizyolojik testler isteniyor.

YÜZ GÜLDÜREN SONUÇLAR

Tedavide birçok ilaç kullanılsa da ilk olarak eşlik edebilen hastalıkların ve metabolik bozuklukların saptanıp giderilmesi gerekiyor. Hastaların çoğunda kolaylaştırıcı nedenler tedavi edilse de (anemi, vitamin eksikliği vb.) yakınmalar devam edebiliyor. Hafif şiddette yakınmalar; masaj, sıcak-soğuk uygulama, egzersiz, tetikleyen ilaçlardan ve kafeinden uzak durma ile gerileyebiliyor. Sendromun orta ve şiddetli düzeyde seyrettiği hastalarda ilaç tedavisine başlanıyor. Yakından takip edilen bu hastalarda doz ayarlaması yapılarak hastalığın aktivitesi baskılanıyor. İlaç tedavisiyle hastaların çoğunda yüz güldüren sonuçlar alındığı belirtiliyor.

E-Bültene Kayıt Olun, Fırsatları Kaçırmayın!

İlginiz Çekebilir

Üroloji Hastalıkları Boa Yılanı ve Özellikleri Kum Terapisi Nedir? Mikroişlemci Nedir ve Nasıl Çalışır ? Kefir İle Yapılabilecek Basit Tarifler Gribe karşı doğal Tedavi